Cevap Gönder   Sayfa: « Önceki  1, 2, 3, 4 ... 49, 50, 51  Sonraki »

Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 43
Kayıt: 17.12.2006
Mesajlar: 291
Şehir: istanbul
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Çar 07 Şub, 2007 16:22
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

Al benden de okadar Baledo evde kondisyon bisikleti var ama kullanan yok evin baş köşesinde beni bekliyor Smile)

_________________
Image

Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 62
Kayıt: 19.10.2006
Mesajlar: 130
blank.gif
 (Başlık yok)
 Çar 07 Şub, 2007 23:23
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

Kızlar, bu konulara hiç girmeyelim.. : )

Baledo, güzel görüş ve düşüncelerin için çok teşekkür ederim, inan mutluluk duydum.

Kuşhan klinik' te 2 ay kaldığımı yazmış mıydım burada da , neyse yazdıysam da tekrar olsun.. : )
Derdi ki kendileri:
K. bisikleti, koşu bandı filân evde elbise askısı niyetine kullanılıyormuş. Sonra bir baktım hakikaten öyle..
Önce bisiklet aldım, bir süre kullandım işte..Sonra koşu bandı, onu da aynı..
Zaten ben onları bozuk havalarda kullanırım dışarıda spor yapmaya müsait olmadığım
da diye almıştım.Sonra uzay yürüyüşü aldım. Onu da biraz kullandım.
Evde bir spor odası var.Bahçeye sıfır olan katta.Bodrum diyoruz ama evin en şık yeri.
Misafir salonum da orada.
Neyse..Olmadı efendim, koşu bandını yatak odaları katındaki geniş koridora yerleştirdim, neymiş, elimin altında olsunmuş,manzaraya daha hâkimmiş vs.
Bisikleti de yatak odama, karşılıklı bakışıyoruz.
Uzay yürüyüşü spor odasında duruyor.
Artık kimseye tavsiye etmiyorum. Hattâ alırlarken hafifçe gülümsemekten kendimi alamıyorum. Ne kötüyüm di miii? : )

Bir ayrıntıyı atlamak istemem, ben yıllardır ya spor salonundayım ya da yürüyüşte.Ne zaman bıraktıysam boyumun ölçüsünü aldım, argo oldu lütfen kusura bakmayın, normalde nezaketimi bozmayı hiç sevmem..

(Not:Yazımın bundan sonraki bölümünü hassas ve kırılgan yapıdaki arkadaşlarım okumasınlar, duyduğum üzüntünün şiddeti yazıma yansımıştır ve ben kimsenin kırılma
sını kesinlikle istemem, bir kez daha üzülürüm.)

Bir de kilo konusunda artık şu şunu dedi vay efendim bu bunu dedilere de hiiiç ama hiç aldırmıyorum, çoğu, bir kaşık suda fırtına.( Kişisel fikrim.)
Sadece izlemede kalıyorum, tabii içimden düşündüklerim oluyor. Hele de aman şu zamana şu kiloyu vereyim diye bana göre yığınla yanlışa dalan arkadaşlara (vicdanım sızlayarak) artık cevap vermek istemiyorum.
Yeterince şey yazdım.Ben uyarılarımı yaptım, ille de deneyip görmek istiyorlarsa ne yapabilirim ki?
Bir şey daha, inanıyorum ki kilo konusunda çok az kişi benim birikimime sahiptir.
Bilseler de gerçekleri göstermezler, işlerine gelmez çünkü..( İyi niyetli olup etik çalışan değerli uzmanlarımızı tenzih ederim.)
Kilo verdim diye kimse sevinmesin, 5 yıllık bir test süreleri var, işte o zaman kullandıkları yolun ne derece doğru olduğu ortaya çıkacak.
Dost acı söylermiş.Bu konudaki gerçekler de maalesef bu kadar acı.
En son bir arkadaşın yazısını okudum bir diyetisyene hitaben yazılmış.Yazıyı buraya kopyalıyorum:

"acaba bugüne kadar kaç obezde başarı sağlanmıştır(ki).sonradan kilo almamış.ben 5 yıl önce diyetisyen ve egzersizle 36 kilo verdim .1,5 içinde 55 kilo geri aldım..."

Bunun gibi sayısız örnek okudum, yazıştım, çevremde yıllardır tek tek takibediyorum.
Tam 5 kez en azı 30 kg olmak üzere kilo verdim ve fazlasıyla geri aldım.. diyen yazılar okudum, hikâye değil bunlar arkadaşlar, neye karşı mücadele verdiğinizi anlatmaya çalışıyorum.
Benim gibi inatçı, kendini beğenmiş, dik kafalı, çok bilmiş.. -evet tüm bu sıfatları kabul ediyorum, hak ettim, ama o zaman bilmiyordum, inanmıyordum, kabul etmek işime gelmiyordu!!!.. - birinin uyarılarını lütfen dikkate alın.
İlle de benim kadar uğraşmak zorunda mısınız, yazık değil mi sizlere?

Bir kez daha yazıyorum, bir kez daha okumayanlar okusunlar lütfen..

Şok diyet tuzağı
Oysa ki şok diyetler olarak kabul edilen ketojenik diyetler kısa sürede kilo verdirdiği gibi metabolizma üzerinde kalıcı hasarlara da neden olabiliyor.

Terazi ibresinin inmesi için 24 saat aç kalmanız yeterli. Ne var ki bu sahte bir zafer. Çünkü bu yöntemle vücut su kaybına uğruyor kaslar küçülüyor ama yağlar erimiyor. Bu aşamada organizma kendisi için gerekli olan enerjiyi yakalamak için kaslar ve karaciğerde bulunan glikojen denilen bir tür şekeri yakıyor. Sonra kasları enerjiye dönüştürüyor. İşte bu nedenle gün boyunca yemek yemeyen kişi kendini güçsüz hissetmeye başlıyor. Çünkü karbonhidrat almadan veva çok kısıtlı beslenilen bir diyetle gün içinde tüm karbonhidrat depoları boşalır, kan şekeri düşer, tatlı isteği ve güçsüzlük artar, iş verimi düşer, baş ağrısı oluşabilir.

Yüksek protein içeren, karbonhidrat içermeyen düşük kalorili diyetler metabolizmayı hızlandırdığı için hızlı kilo kaybı sağlar fakat tartıda görülen yağ kaybı olmayıp sadece kas ve su kaybıdır. 1 gr kas kaybettiğinizde yaklaşık 2,7 gr su kaybedersiniz ve böylece hızla zayıfladığınızı sanarsınız. Bunu anlamak için en kolay yol aynaya bakmaktır. Eğer tartıda kilo vermenize rağmen yüzünüz, kollarınız inceliyor ve yağ deposu olan karın/ kalça bölgesi incelmiyorsa siz yağ kaybetmiyor ve doğru zayıflamıyorsunuz demektir.

Hızlı kilo verdiren mucizevi hatalar

Kişinin kendi isteği ile hızlı kilo vermesi günlük enerji alımının azalması veya harcadığı enerjiyi egzersiz ile artırması temeline dayanır. Hızlı kilo kaybı genelde düşük kalorili ve proteini yüksek diyetlerle sağlanır. Bu tür diyetlerde düşük karbonhidrat ve ilk günlerde yaşanan su kaybı nedeniyle ortaya çıkan hızlı kilo kaybı yüz güldürücüdür. Düşük karbonhidratlı hızlı kilo verdiren bu diyetler ilk kez 1863 yılında Banting tarafından şeker hastalığının tedavisi amacıyla kullanılmıştır. Bu diyetlerde yan etki olarak başağrısı, bulantı, ishal, halsizlik sıkça gözlenir. Ayrıca hızlı kilo vermeyi sağlayan ancak kalıcı olmayıp daha fazla kilo almaya davet eden diyetler olup, sağlık açısından önerilmemektedir. Proteini yüksek düşük kalorili diyetlerin kolesterol açısından da zengin olması kalp hastalığı açısından çok önemli bir risktir. Çünkü proteini yüksek karbonhidratı düşük diyette ekmek ve türevleri kısıtlanır yerine, hayvansal kaynaklı besinler daha fazla verilir ( tavuk, balık, süt, peynir, yoğurt, et ürünleri gibi). Çok düşük kalorili diyet yapanlarda görülen diğer bir risk de safra kesesi problemidir.

Diyet yapan kişiler, sonuca hemen ulaşmak istiyorlar, ancak seneler süren yanlış beslenme alışkanlıkları nedeniyle bozulan metabolizmalarının bir veya iki ay gibi kısa sürede düzelmesinin imkansız olduğunu zor kabul ediyorlar. Kilo vermekten çok elde edilen kiloyu korumak ve kişilerin su ile kas kaybı yerine yağ kaybetmeye yönelik diyetleri tercih etmeleri daha doğru oysa.

Ketonojik diyetler

Tıp dilinde şok diyetlerin diğer adı ketojenik diyetlerdir. Çok düşük kalorili olup protein oranı yüksek diyetlerdir. Vücut dokularından kayıp ile kilo vermeyi sağlayan bu diyetlerde kişinin kas ve su kaybetmeği vücut yağının yükselmesine neden olur. Metabolizmanın tüm dengesini bozduğu için uzun süre kullanıldıktan sonra hızla kilo almalara neden olur. Sağlık açısından uygun olmadığı gibi besin öğeleri açsından yetersiz ve dengesiz olması nedeniyle hastalıklara daha kolay yakalanma riskini artırır.

Bölgesel şok diyetler

Hiçbir besine adres gösterip belli bir bölgeyi zayıflatma şansımız yoktur. Her birey genetik şifresi doğrultusunda zayıflar, önce kalça veya önce karın zayıflasın olayına kişi müdahale edemez ve baştan yaratma bir hayaldir. Çünkü şişman bir armut zayıflayınca zayıf bir armut şeklini alır, aynı şişman elmanın, zayıf elma olması gibi, armut tipinde bir insanı elma tipine dönüştüremezsiniz. Beslenme bir bilimdir ve bunu öğrenmek için kişi ya kendisi bu konuda okuyup bilinçlenmeli ya da eğitilmelidir. Yoksa alışkanlıklarla ve kulaktan dolma tavsiyelerle bu iş devam ettiği takdirde yanlış, dengesiz beslenme mutlaka obeziteyi ortaya çıkarır.
Manken diyetleri, mucize diyetler, sadece protein ya da sadece sebze-meyve gibi tek yönlü diyetlerin zararları bilimsel ortamlarda sürekli vurgulanmasına rağmen medyatik ve ticari amaçlar nedeniyle maalesef bu diyetler halen gündemdeki yerini korumaktadır. Şişmanlık ciddi bir sağlık sorunu olduğu için ve tedaviyi endokrinolog, diyetisyen, egzersiz uzmanı ile psikolojik desteği saptayacak bir ekip yapmalıdır. Bizim ülke verilerimizde; 1965 ile 1971 yılları arasında Türkiye'de şişmanlık oranı ortalama yüzde 28 bulunmasana rağmen, şimdi bazı illerimizde 36'lara hatta 40'lara çıktığını öğreniyorum. Bazı kitaplar şişmanlığı çevresel besin zehirlenmesi olarak niteliyorlar. Çünkü şişmanlık oluşumunda % 30- 40 oranında genetik faktör etkili ama yüzde 60-70 oranında da çevresel ve sosyal sorunlar söz konusu. Şişmanlık son 20 yılda neredeyse 2 kat arttı. İnsan gen tipinde ise bu kadar hızlı bir değişiklik olmayacağı söylediğine göre bu durumda çevresel faktörlerin çozümüne ve alışkanlıkların değişimine odaklanmak gerekiyor.

Su içsem yarıyor!

Bu gerçek anlam olarak mübalaa edilip zaten işin içine espri eklemek için kullanılan bir deyim yani gerçeklik payı yok, çünkü suyun enerji değeri yok. Peki kişileri bu noktaya getiren nedir? Doğru kilo kaybı vücut yağ dokusundaki azalma ile olur. Bu da yağsız doku kitlesinin yani kas ağırlığının korunması demektir. Bazal metabolik hız vücudumuzdaki yağ ve yağsız doku ile orantılıdır. Sizin vücudunuzda ne kadar çok kas varsa metabolik hızınız da o kadar yüksek, yani yağ yakma kapasitenizde o kadar iyi demektir. Tam tersi kas kütleniz azaldıkça yağ yakma kapasitenizde azalır, işte yanlış bir diyetle kilo yeren kişi yağ dokusundan çok kas dokusunu kaybettiyse l gr kas kütlesi kaybı ile 2,7 gr su kaybetmiş demektir. Peki bu durumda ne olur? Metabolik hız düştüğü için kişi az ya da eskisi kadar yese de bu besinleri yakma kapasitesi düştüğü için kilosu artacaktır. Aynı şekilde kaybedilen su da bir miktar dengeleneceği için su içsem yarıyor ifadesini söyler hale gelecektir. Bu nedenle diyet mutlaka egzersiz ile desteklenmelidir. Çünkü egzersiz yapan kişinin yağ dokusu daha çabuk kaybolur. Egzersiz başlangıcında vücut ağırlığında önemli bir azalma olmayabilir, çünkü yağ dokusu azalırken başta kas kütlesi olmak üzere yağsız vücut kitlesi artar. Kas kitlesi arttığı için kilo kaybı az olabilir fakat sağlıklı zayıflama sağlanır. Yapılacak sporun sıklığı, tipi, aktivitenin hızı, şiddeti, süresi ve tekrar sayısı önemlidir. Egzersize başlayacak kişinin sağlık durumu gözden geçirilerek kişiye uygun egzersiz programı bir uzman tarafından hazırlanmalıdır.

Doğru diyet mi acaba?

Size verilen programı kontrol edin

Tüm besin grupları bir günlük diyet içinde yer alıyor mu?

Bu besinler her zaman alışveriş yaptığınız süpermarket veya manavda var mı?

Yaşam tarzınıza ve bütçenize uygun mu?

Program sevdiğiniz besinleri yemenize de müsade ediyor mu?

Sadece birkaç hafta değil ömür boyu uygulayabileceğiniz bir program mı?


(Dyt. DİLARA KOÇAK )


Arkadaşlar, lütfen beni anlamaya çalışın, maalesef bu bir estetik sorunu değil, evet ,estetik yönü çok önemli ve bu konu da abartıldıkça abartılıp insanların psikolojileri bozuluyor ama bu esas olarak KRONİK BİR HASTALIK!!!!!

YANLIŞ YAPMA LÜKSÜNE SAHİP DEĞİLSİNİZ. Ya kendinizi kurtarırsınız, ikinci bir yolu
yok, YA KENDİNİZİ KURTARIRSINIZ...Bunun için de aynen bir kalp ya da tansiyon ya da kronik böbrek rahatsızlığı olan hastalar gibi bundan sonraki hayatınızı çok akıllı ve özverili biçimde düzenlemeniz şart.

Elimden geleni yaptığıma inanıyorum.Umarım bana kırılmazsınız.Umarım tehlikenin ciddiyetini anlamışsınızdır.

Gönlüm sadece güzellikler yaşamanızdan yana, hiç birinize kıyamıyorum.Çektiğiniz acıları gördükçe eziliyorum.
Ve bir şey daha:
Tanımasam da sizleri seviyorum.Hep sevgilerle kalın..

_________________
[b]http://hayateylul.blogcu.com[b]

Yeni Üye
Yeni Üye
 
Yaş: 42
Kayıt: 21.01.2007
Mesajlar: 17
Şehir: ankara
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Per 08 Şub, 2007 19:30
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

spoilt sana inanamıyorum 2aydan daha az bir sürede 14 kilo bravooooo sana. Tebrik ederim bende zayıflarmıyım o kadar bu arada bugun 79 kilo olmusum .Çok mutluyum Laughing


Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 43
Kayıt: 17.12.2006
Mesajlar: 291
Şehir: istanbul
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Cum 09 Şub, 2007 00:36
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

Yılsalcım Allah mı yazdırıyor sana bunu ben daha okadar veremedim versemde 2 ayda yapamazdım Smile

_________________
Image

Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 39
Kayıt: 14.06.2006
Mesajlar: 514
Şehir: Gökyüzü :)
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Cmt 10 Şub, 2007 09:33
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

YOOOK O BENDIM 41 GÜNDE 15KG rekoru.52 GÜNDE DE 18KG REKORU Smile))))))))

_________________
A dan Z ye kadın platformu

www.bizimkadinlarimiz.com

Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 39
Kayıt: 14.06.2006
Mesajlar: 514
Şehir: Gökyüzü :)
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Cmt 10 Şub, 2007 09:34
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

Bu arada diyet sitelerini dolaşırken başarı hikayeleri ve başarısızlık hikayeleri yazıyordu.Dedim şu başarılara bakalım.Eneee bi baktım benim hikayemide yayınlamışlar.Ama insan bi haber ederdi değil mi ya.ŞOOK oldum valla Smile)))

_________________
A dan Z ye kadın platformu

www.bizimkadinlarimiz.com

Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 43
Kayıt: 17.12.2006
Mesajlar: 291
Şehir: istanbul
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Pts 12 Şub, 2007 00:30
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

YETİŞŞŞŞ LEYLİİİİİİİİİ Sad 88,1 de kaldım inmiyor aşağı napıcam yawww Sad

_________________
Image

Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 39
Kayıt: 14.06.2006
Mesajlar: 514
Şehir: Gökyüzü :)
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Pts 12 Şub, 2007 09:56
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

selamlar canım,

oyy 88,1de kalması doğal ama.aktarlarda gaz ve hazımsılık çayları var veya sinamekiyi kaynat bi cezvede onu dene bakalım.bağırsaklarda gaz olabilir iyi gelecektir.birde bugün tuzlu yemeyi kes.soda da iç ama.birde merdiven çıkmaya gayret et asansör kullanma.bak bakalım 87,9 oluyormusun olmuormusun Wink (tecrübe konuşuyo)

ben bu hafta DETOKS yapacağım.sadece meyve ve sebzeyle besleneceğim.tabiki beyaz etlede.bakalım ben verebilecekmiyim.pek umutlu değilim ama kendimi daha dinç hissedebilmek adına bunu yapmalıyım.

_________________
A dan Z ye kadın platformu

www.bizimkadinlarimiz.com

Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 43
Kayıt: 17.12.2006
Mesajlar: 291
Şehir: istanbul
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Pts 12 Şub, 2007 13:18
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

evet leylii ya ben onu akıl edemedim turşuya dadandım bu aralar aş eriyor gibi turşu yiyorum ondan oldu sanırım bugunden itibaren turşu kavanozunu yolluyorum diyetime incir ağacı dikti Smile))

_________________
Image

Aktif Üye
Aktif Üye
 
Yaş: 39
Kayıt: 14.06.2006
Mesajlar: 514
Şehir: Gökyüzü :)
turkey.gif
 (Başlık yok)
 Pts 12 Şub, 2007 17:27
Alıntıyla Cevap GönderSayfa SonuBaşa dön

bende acı tuşu biber hastasıyım. cin biberleri var ya Smile

_________________
A dan Z ye kadın platformu

www.bizimkadinlarimiz.com

  « Önceki başlıkArkadaşına Haber VerBu konuya bakan kullanıcıları listeleDosya olarak kaydetPrintable versionSonraki başlık »

    Sayfa: « Önceki  1, 2, 3, 4 ... 49, 50, 51  Sonraki »

Bu konuya bakanlar:0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 0 Misafir

Çevrimiçi olanlar: Yok

 Forum Seçin:   


Couldn't update banners data

DEBUG MODE

SQL Error : 1264 Out of range value for column 'banner_view' at row 1

UPDATE phpbb_banner SET banner_view=banner_view+1 where banner_id IN ( 1, 2, 3, 4, 5)

Line : 34
File : page_tail.php
 


Telif Hakkı CC, Diyet Kardeşliği. Bazı Hakları Saklıdır.
Telif Hakkı © 2006, 2020. Diyet Kardeşliği orijinal fikri Elif Sami'ye aittir.