Diyet Kardeşliği

Diyetsiz Kalıcı Zayıflama - DKZ macerasına yeni bir üye: Aysel

Ayselce - Per 30 Ağu, 2007 23:54
Mesaj konusu: DKZ macerasına yeni bir üye: Aysel
Merhaba Arkadaşlar,
Ayselce - Cum 31 Ağu, 2007 00:08
Mesaj konusu:
Daha önce pek çok defa diyet maceralarımı anlattım. Bu son olur mu bilemem. Ama artık çoook yoruldum.

Aşağıdaki yazıyı 2007'nin başlarında blogumda yazmıştım. Beni tanımanız ve birbirimizi anlamamız için -ki bazılarınızı blog aleminden tanıyorum- bir fırsat olur diye düşünüyorum.

Merhaba Sevgili obez arkadaşlarım,
Benim hayatım da sizlerinkinden farklı değil...

Üniversiteden mezun olurken 56 kiloydum.
İki yıl sonra evlenirken 64 kilo olmuştum.
Hamile kaldığımda 67 kiloydum.
Doğuma girerken 87.
Doğumdan 15 gün sonra 75 kiloya düşmüştüm. Şöyle dedim kendi kendime "Hamilelik sebebiyle 8 kilo aldım. nasıl olsa veririm". İşte her şey o zaman başladı. Çocuğa süt olsun diye yediklerim et oldu bana. 97 yılında bebeğim 8 aylıkken sütten kesildi. Tartıya bir çıktım olmuşum 84. Tamam dedim "DON'T PANİC" hemen diyet yürüyüş kilo vereceğim yürüyüş. Hoop 79 oldum. 98 yılında 78-79 arasında yaşadım. 98 yılının sonunda diyet ve yürüyüşle /' kiloya indim. ÇOOOOK mutluydum. 67 kiloya inip orada yaşamayı umuyordum. Tabii diyeti bırakınca kilolar HOOOP geri geldi, hem de yanlarında 10 kilo arkadaş da getirmişler. 1999'un sonunda 87 kilo olmuştum. AŞAma aşama kilo almaya devam yani. Ama ben durur muyum? Bir diyet iniyorum 83'e arkasından bir boşluyorum oluyorum 92. 2001 yılında ATKİNS diyetiyle tanıştım. 14 kilo verdim 1.5 ayda 79 kilo oldum tekrar .Yine çok mutluydum. Duramadım tabi orada 2003 yılında 96 kilo olmuştum bile. BU arada ikinci bebeği istemeye başladık. Ama kilodan dolayı da korkuyoruz. 2005 yılında 98 kiloyla hamile kaldım. Doğuma giderken 114 kiloydum. Doğum sonrası 97 kiloya düştüm. Ama 105' çıkmam çok da vaktimi almadı. 33 yaşındaydım. 2 çocuk annesiydim. Başarılı bir çalışandım. AMA MORBİT OBEZ olmuştum sonunda. Son bir gayretle doktora gittim. diyet-akupunktur- yürüyüşle 22 kilo verdim. Sonra 10'unu geri aldım. Şimdi 93 kiloyum.

BU sefer son diyerek kendimce kararlar aldım.
DİYET YOK.
DİYETİSYEN YOK.
ŞOK DİYET YOK.

Hamur işleri ve tatlılardan uzak duracak şekilde yeni bir yeme düzeni oluşturdum. Tatlı ihtiyacımı elma, mandalinden karşılıyorum artık.

BU benim hayat tarzım olsun istiyorum. Bu defa kendimi daha iyi hissediyorum. 1.5 ayda topu topu 3 kilo verdim. Ama çok mutluyum. Çünkü kısıtlamalar yok. Listeler yok. BEN varım. BENİM tarzım var.

Herkese ne yolla verirlerse versinler kalıcı sonuç almalarını öneriririm. Bir Obez olarak her zaman yanınızdayım.

Ayselce - Cum 31 Ağu, 2007 00:14
Mesaj konusu:
İşte Ocak ayında bunları yazmışım. yani bilmeden adım adım DKZ'ye yaklaşmışım. Şimdi sizin DKZ'yi nasıl benimsediğinize bakıyorum ve diyorum ki AKLIN YOLU BİRDİR. Dr. Ozan Tunçer'in kitabını aylar önce bilgisayara indirmiştim. Ama bir türlü bu yöntemi tam olarak kafamda oturtamadım. Kendi kendime hep diyordum ki "Tamam açıkınca yiyeceğim ama ben gene de açıktığımda istediğim şeyi değil düşük kalorili şeyleri yiyeyim." Diyet psikolojisinden bir türlü kurtulamıyordum anlayacağınız.

Peki neydi şimdi fikirlerimi değiştiren Açıktığımda yiyeceğim, hem de canım neyi istiyorsa" dedirten. Tabiki SİZLER...

Teşekkür ederim şu ana kadarki yol göstericiliğiniz için.

Başarmayı umuyorum.
tubikkos - Cum 31 Ağu, 2007 08:45
Mesaj konusu:
hoşgeldin aramıza Ayselcim,
Bak gördüğün gibi aklın yolubir gerçekten ben inanıyorum ki sen bunu başaracaksın gerçekten inandıysan.İhtiyacın olduğu her an yanındayız unutma Very Happy
Ayselce - Cum 31 Ağu, 2007 11:22
Mesaj konusu:
Tubikko, teşekkür ederim canım. Gerçi bu sabah 11.00'a kadar bekledim açlık sinyalleri için ama bir türlü acıkmadım. Yola çıkacağız şimdi. Haftasonu için ailemizin yanına gidiyoruz. Yol 4 saat. mecburen daha tam acıkmadan yedim. Bu sabah öğünlerini nasıl AYayarlayacağımı bilemiyorum. Çalıştığım için istediğim anda yemek yeme lüksüm yok
pınar - Cum 31 Ağu, 2007 11:44
Mesaj konusu:
arkadaşlar ben kilo veremedim diyorum ya.aslında 2 kilo vermişim.4 ağustosta dkz ye başladığımda 77 kilo idim.şimdi 75 kiloyum. ilk başta çok çabuk 2 kilo gitmişti.ben onu hiç unutmuşum valla.27 günde iyi sanırım.
tubikkos - Cum 31 Ağu, 2007 11:54
Mesaj konusu:
eh yani günaydın pınarcım Very Happy çok şükür aydınlanma yaşadın bak ilk etap verdin bu normal.Ama sonuçta vüvudunun kiloyu birden atmasını bekleme çünkü alıştığı bişeyi kolayca atamıyo.Yavaş yavaş olacak canım aynen devam morl bozmak yok
pınar - Cum 31 Ağu, 2007 12:42
Mesaj konusu:
tubicim ben kendimi 25inde tartılma olayımız vardıya o zamanki kiloma şartlamışım.
bugün tartıldım aklıma o zaman geldi.biraz geç oldu ama...Smile sağol güzelim.tam gaz devam.
pınar - Cum 31 Ağu, 2007 13:08
Mesaj konusu:
ayselcim hoşgeldin aramıza.hemen hemen hepimizin hikayesi aynı.işallah diyetsiz inceleceğiz.diyetsiz kalıcı zayıflayarak sağlığımızı bozmadan.hep birlikte mutlu sonlara.
tubikkos - Cum 31 Ağu, 2007 13:42
Mesaj konusu:
valla ben 25 inde kilo milo vermedim ama takmıyorum...inceliyorummmmm mutluyum huzurluyummm...
sezin - Cum 31 Ağu, 2007 17:41
Mesaj konusu:
vay be ayselce neler yaşamışssın aklım karıştı inan.inşaallah adım adım bu tırmanış
ları beraberce ineceğiz.
Ayselce - Pzr 02 Eyl, 2007 16:48
Mesaj konusu:
Hoşbulduk Pınarcığım,
DKZ'nin ne olduğunu tam olarak anlasam da uygulama kısmında bazı zorluklar yaşıyorum. Teoriktte zehir gibiyim yani. Pratikte ise şimdilik idare eder. Öncelikle bu yeme biçiminin hepimiz için çok daha iyi olduğuna inanıyorum. Gerçi eskiden de aşağı yukarı böyle bir düzenin faydalı olduğunu düşünürdümn. 1600 kalorilik diyetlerle aram hiçbir zaman iyi olmadı. Bu kez başaracağımıza yürekten inanıyorum. sadece biraz daha sabır...

2 kilo vermişsin anladığım kadarıyla. B u sonuç bile doğru yolda olduğumuzu gösteriyor.

Bu arada bir de soru sorayım; DKZ'de içacekler kon usuna nasıl yaklaşılıyor. Yani aralarda çay, sütlü neskafe, maden sodası gibi içeceklerden istediğimiz anda içebiliyor muyuz. Tabii aslında bu bir kısıtlama düzeni değil, istediğimiz gibi hareket etmeliyiz ama acaba diyor gene de insan.
Ayselce - Pzr 02 Eyl, 2007 16:52
Mesaj konusu:
Sezinciğim, bu sadece benim değil bütün kilo ver-al problemleri olan insanların başında. Forumları gezdikçe, blogları okudukça bir de baktım ki benim yaşadıklarımı yaşayan ne çok insan varmış. Bir an önce bu psikolojiden kurtulup açlık-tokluk düzenine geçmeyi istiyorum. Eğer başarıursam bir kişi daha bu ver-al düzeninden kurtulmul olacak.
pınar - Pzr 02 Eyl, 2007 18:17
Mesaj konusu:
ayselce ben oldum olası çayı ve nescafeyi şekersiz içerim.onun için hiç dikkat etmi
yorum.ayda yılda bir şekerli türk kahvesi içerim.onada hiç dikkat etmiyorum.dkz de dikkat etmek gerekirmi onuda bilmiyorum.daha iyi bilenler aydınlatırsa sevinirim.sevgiler.
Ayselce - Sal 04 Eyl, 2007 11:22
Mesaj konusu: ilk günler
Pazartesi (1. gün) (aslında geçen hafta hafif hafif başladım.)
Açlık tokluk duygusunu oturtmak acıkmadan yemeye başlamamak. Bu benim için pek de kolay değil. Özellikle de sabahları. Sabah kahvaltısını hazırlarım. 08.30 gibi sofraya otururuz. Ama ben o anda acıkmıyorum ki sinyal yok. Ne yapacağım şimdi. Geçen hafta bu sorularla geçti. Dün akşam 19.00 civarı yemeğimi yedim. Köfte, ekmek, közlenmiş biber, domates. Saat 22.00 bugün için pişirdiğim tavuğu ayıklıyordum. Kenarından köşesinden yiyeyim dedim. Sonra kendimle konuştum: “Aysel, eğer bu kemikleri didiklersen, sabah acıkamazsın. Kahvaltı yapamazsın.” Dedim ve yemedim. Sabah kahvaltıyı hazırladım ve akşam kendimi frenlediğim için sabah ilk sinyaller geldi ve ben de güzel bir kahvaltı yaptım. Ne istiyorsam yedim: Salam, peynir, ekmek, domates, zeytin…

Öğleyin saat 13.30’da yemek yedik. Bir porsiyon Adana ve ayran

Akşam dün pişirdiğim tavuk ve pirinç pilavı,salata, turşu ile öğünümü tamamladım. 22.00 gibi de meyve yedim.

Bu yediklerim bana bir hayli fazla geldi ama güzel olan aralarda açlık sinyalleri almadığım için abur cubur yememem oldu. Benim en büyük derdim atıştırmaktır. Sabah ve öğle gayet güzel yerim. Ama akşam saat 17.30’da eve gelince mutfakta soluğu alırım. 1-2 zeytin, 1dilim peynir ve daha başka ne varsa ye ye ye …. Bir de üstüne akşam yemeği yerim.(pardon yerdim)

Açlığı-tokluğu öğrenme işinde daha yeniyim. Eğer uygulamayla ilgili sorunlarım olursa yazarım. Siz de yazın olur mu?

DKZ’yi uygulamayı düşünenlere ilk tavsiyem şu: Kendinizi kesinlikle ve kesinlikle diyet düşüncesinden uzaklaştırın. Benim de ilk başlarda düşündüğüm şuydu: “Tamam acıkınca yiyeyim ama diyet listesinde ne varsa onu yiyeyim.” İşte DKZ’de asla ve asla düşünmeyeceğiniz şey bu olmalı. Diyetinizi gizliden gizliye devam ettirmenin yoludur bu ve sonu hüsranla bitecektir. Artık bitti deyin. Artık bitti ve özgürüm artık. Ben öyle yaptım.

İkinici olarak da baskülü ortadan kaldırdım. Tartılmayacağım ne zamana kadar. Dayanabildiğim kadar. Bu uyuşturucu gibi bir şey. Acaba fark var mı diye çıkıp çıkıp kendimi diyete zorluyorum yine. Derdim kilo değil benim.

Ne zaman kilo veririm, önemsemeyeceğim. Yeni yeni kıyafetlerim var. Değişik değişik giyinip kendime yakıştıracağım. Zayıflayınca alırım deyip kıyafet alımlarımı ertelemeyeceğim. Hayat ertelenemeyecek kadar hızlı geçiyor. 34 yaşındayım. Bir daha da bu yaşı ne verirsem vereyim yaşayamam.

Salı:
09.00 kahvaltı yaptık. Akşam erken yediğim için biraz acıkmıştım. Acıkarak yemeyi hala öğrenmeye çalışıyorum. Hani kahvaltı etmeden işe gelsem olmayacak gibi geliyor. Kendimi acıkmaya mı zorluyorum ne? Kahvaltıda; zeytin, peynir(azıcık ucundan aldım, ama biraz tadı değişmiş ekşimiş yemedim daha fazla), yumurta, 1 dilim salam, yarım simit ne varsa yedim yani. Çok mu yiyorum sizce?
Sad
tubikkos - Sal 04 Eyl, 2007 12:49
Mesaj konusu:
ayselcim gayet güzel gidiyorsun.ozan beyin kitaplarını okudun mu bilmiyorum ama orda hepimizin gözden kaçırdığı birşey var ben de geçenlerde farkettim. Ne yiyeceğinizi ve yiyeceğiniz miktarı önceden ayarlayın ve sevdiğiniz yiyceklerden bir öğün oluşturun diyor.Öncelikle tabağına çeşit yap yiytcekelrinden Mesela atıyorum kafadan (kendimden örnek veriyorum miktar herkese göre farklıdır) bir parça tavuk 3 yemek kaşığı pilav salata yoğurt koy tabağını doldur.Sonra onları olabilidğince yavaş yavaş ye.Baktın ki doymadın o zaman biraz daha yemeye devam edebilirsin. Böylelikle çok daha az miktarlarla doyduğunu göreceksin. Unutma yavaş yavaş ye. Bu arada kimseye sorma bu yediklerim fazla mı diye.Sonuçta kimse senin vücudunu senden iyi tanıyamaz.Sen onun sesine kulak vermeyi öğrendiğinde o zaten seni gerektiği gibi yönlendirecektir.
Ayselce - Sal 04 Eyl, 2007 14:09
Mesaj konusu:
Tubikko, hatırlattığın için sağol. Ben de aşağı yukarı öyle yapıyorum zaten. Dün tavuğu parçalara ayırdım. Suyunu da ekledim. Bir kase önüne aldım. yanına da bir tabağa 3-4 kaşık kadar pilav ve 3-4 tane kornişon turşu koydum. Hepsini bitirdikten sonra kendime hala açlık hissediyor musun diye sordum. -Normalde tavuklu pilav varsa evde tencerenin dibi görünene kadar yerim- Tam tokluk hissi duymadım ama artık aç da değildim. kalktım sofradan. Vicdan azabı çekmeden ama doymuş olarak masadan kalkmak gerçekten de beni mutlu etti.
Umarım bu işi yürütürüm. Çünkü uzun zamandır olmadığım kadar rahatlık hissediyorum içinde.
pınar - Sal 04 Eyl, 2007 14:53
Mesaj konusu:
ayselcim dkz uygulayanlar hep aynı dıyguları paylaşıyorlar.zayıflamaktan önce
ruhumuz rahatlıyor.dkz nin başarısı bu bence.bunu başardıktan sonra ben inceleceğimize inanıyorum.belki biraz zamana ihtiyacımız olacak.sonuçta başaracağız.
turkuaz - Sal 04 Eyl, 2007 16:56
Mesaj konusu:
pınar ne güzel söylemişsin:"önce ruhumuz rahatlıyor"... evet, kesinlikle... ve şu var ki, bu sisteme alıştıktan sonra insan geri dönemiyor...
bazen içimdeki o ikinci ses (kötü olan!!!) diyor ki "hadi, yap bir şok diyet ve ver şu kilolarını çabucak, ne uğraşıyorsun!" itiraf ediyorum, zaman zaman aklıma geliyor hâlâ ama yok, olmaz! böyle mutlu oldum ben... ruhumu ve beynimi bu son derece rahat psikolojiden çıkarıp, o cendereye sokamam tekrar... galiba bu DKZ de bir çeşit virüs ve ben ömrümün sonuna kadar bu virüsle yaşayacağım...Very Happy...

aysel, devam, harikasın Very Happy ... buradaki arkadaşların hepsi süpper gerçekten...

hepiniz sevgiyle kalın...
pınar - Sal 04 Eyl, 2007 18:38
Mesaj konusu:
evet TURKUAZCIM kötü olan ses ara sıra benide yokluyodu önceden.ilk başladığım
zamanlar.ama artık kurtuldum ondan.şöyle düşün .sen bu kiloları bir ayda mı aldın.
cevap tabiiki hayır.bir aydada verilmez tabiiki.sadece zaman diyorum ben.kendime
hedef bir süre koymuyorum.sadece bu kiloların gidip tekrar gelmiyeceğine inanıyorum.
Ayselce - Sal 04 Eyl, 2007 23:21
Mesaj konusu:
Bu içseslerimizin ne kadar da çok ortak yanları var. Artık bu sese DIŞSES diyelim ve hayatımızdan çıkaralım
Ayselce - Pts 10 Eyl, 2007 09:58
Mesaj konusu: bir haftanın ardından
bir haftalık DKZ meyvesini verdi bile. Pantolonumda hafif bir rahatlama var. Hem her şeyi yemek hem de kilo vermek ne güzel Smile
pınar - Pts 10 Eyl, 2007 10:24
Mesaj konusu:
ben 2-3 gündür dkz uygulayamadım.misafir olayı yüzünden.hemen farketti.
ama bugün daha dikkatliyim.
Ayselce - Pts 10 Eyl, 2007 10:26
Mesaj konusu: haftalık yemek listem
Yediklerimi bilgisayara yazdım ilk günler. Perşembeden sonrasını yazmadım artık. Neler yediğimi eskiden ne gibi farklı bir yemek tarzım olduğunu görmek için yazmıştım. Kendimi kısıtlamak istediğimden değil sadece yani

Pazartesi (aslında geçen hafta hafif hafif başladım.)
Açlık tokluk duygusunu oturtmak acıkmadan yemeye başlamamak. Bu benim için pek de kolay değil. Özellikle de sabahları. Sabah kahvaltısını hazırlarım. 08.30 gibi sofraya otururuz. Ama ben o anda acıkmıyorum ki sinyal yok. Ne yapacağım şimdi. Geçen hafta bu sorularla geçti. Dün akşam 19.00 civarı yemeğimi yedim. Köfte, ekmek, közlenmiş biber, domates. Saat 22.00 bugün için pişirdiğim tavuğu ayıklıyordum. Kenarından köşesinden yiyeyim dedim. Sonra kendimle konuştum: “Aysel, eğer bu kemikleri didiklersen, sabah acıkamazsın. Kahvaltı yapamazsın.” Dedim ve yemedim. Sabah kahvaltıyı hazırladım ve akşam kendimi frenlediğim için sabah ilk sinyaller geldi ve ben de güzel bir kahvaltı yaptım. Ne istiyorsam yedim: Salam, peynir, ekmek, domates, zeytin…

Öğleyin saat 13.30’da yemek yedik. Bir porsiyon Adana ve ayran

Akşam dün pişirdiğim tavuk ve pirinç pilavı,salata, turşu ile öğünümü tamamladım. 22.00 gibi de meyve yedim.

Bu yediklerim bana bir hayli fazla geldi ama güzel olan aralarda açlık sinyalleri almadığım için abur cubur yememem oldu. Benim en büyük derdim atıştırmaktır. Sabah ve öğle gayet güzel yerim. Ama akşam saat 17.30’da eve gelince mutfakta soluğu alırım. 1-2 zeytin, 1dilim peynir ve daha başka ne varsa ye ye ye …. Bir de üstüne akşam yemeği yerim.(pardon yerdim)

Açlığı-tokluğu öğrenme işinde daha yeniyim. Eğer uygulamayla ilgili sorunlarım olursa yazarım. Siz de yazın olur mu?

DKZ’yi uygulamayı düşünenlere ilk tavsiyem şu: Kendinizi kesinlikle ve kesinlikle diyet düşüncesinden uzaklaştırın. Benim de ilk başlarda düşündüğüm şuydu: “Tamam acıkınca yiyeyim ama diyet listesinde ne varsa onu yiyeyim.” İşte DKZ’de asla ve asla düşünmeyeceğiniz şey bu olmalı. Diyetinizi gizliden gizliye devam ettirmenin yoludur bu ve sonu hüsranla bitecektir. Artık bitti deyin. Artık bitti ve özgürüm artık. Ben öyle yaptım.

İkinci olarak da baskülü ortadan kaldırdım. Tartılmayacağım ne zamana kadar. Dayanabildiğim kadar. Bu uyuşturucu gibi bir şey. Acaba fark var mı diye çıkıp çıkıp kendimi diyete zorluyorum yine. Derdim kilo değil benim.

Ne zaman kilo veririm, önemsemeyeceğim. Yeni yeni kıyafetlerim var. Değişik değişik giyinip kendime yakıştıracağım. Zayıflayınca alırım deyip kıyafet alımlarımı ertelemeyeceğim. Hayat ertelenemeyecek kadar hızlı geçiyor. 34 yaşındayım. Bir daha da bu yaşı ne verirsem vereyim yaşayamam.

Salı: 09.00 kahvaltı yaptık. Akşam erken yediğim için biraz acıkmıştım. Acıkarak yemeyi hala öğrenmeye çalışıyorum. Hani kahvaltı etmeden işe gelsem olmayacak gibi geliyor. Kendimi acıkmaya mı zorluyorum ne? Kahvaltıda; zeytin, peynir(azıcık ucundan aldım, ama biraz tadı değişmiş ekşimiş yemedim daha fazla), yumurta, 1 dilim salam, yarım simit ne varsa yedim yani. Çok mu yiyorum sizce?

Öğleyin işyerindeki herkes yemeğe gitti. Ben de gittik mecburen. Dedim ki eğer acıkırsam yerim acıkmamışsam çay içer gelirim. Yemekler bana baktı ben yemeklere ama henüz acıkmamışım sinyal yok nasıl yiyeyim. Oturdum çay içtim. Yemeğin sonuna doğru bir dilim ekmeğe arkadaşın yarım köftesini koyup yedim. O kadar.

Zaten öğleden sonra bankada işim vardı acıkırsam ekmek arası döner yerim diye planımı da yaptım.4 gibi işim bitti acıkma sinyallerim başladı. Koştum dönerciye o da ne? Döner bitmiş. Ben her yerde döner yiyemem. Sürekli yediğim bir piknik dönerci var. Hem tadı çok güzel, hem de çok temiz bir yer. Yediğini güvenerek yiyorsun. Ne yapayım diye düşündüm. Pazara uğrayıp oradan eve gidecektim. “Evde yerim” dedim kendi kendime. Pazara girdim. Aslında tek bir şey için girdim pazara ama oradan buradan şuradan derken yarım saat geçmiş. Bu ara vücudum baktı ki ben açlık sinyallerine neredeyse 1-1.5 saat geçmesine rağmen cevap vermiyorum başka yerden beni uyardı. Bir baş dönmesi, neredeyse yıkılacak hale geldim. Düşsem 100 kiloluk beni kim kaldırabilir? Çocuklarla pazara geldiğimde çok isteseler de asla almadığım açıkta satılan kiloluk gofretlerden aldım hemen 2-3 tane yedim. Fakat gene de hemen kendime gelemedim. Arabaya bindim. 2-3 tane de arabanın içinde yedim. Yavaş yavaş eve geldim. Ancak bir yarım saat sonra kendime gelir gibi oldum. Tabii hepimizin bedeni farklı tepkiler veriyor: Ama kıssadan hisse:Açlık sinyalleriniz gelmeye başladığında fazla ertelemeyin. Zaten Dr. Ozan Tunçer de kitabında belirtiyordu: “Acıkmayla ilgili ilk sinyali aldığınızda bekleyin. İkinci sinyalde yiyin. Ne bir ne üç. İkinci sinyalde yiyin”.

Saat 5 civarlarında yediğim gofretler de midemi iyice yakınca akşam yemeğimi yedim. Dolapta dünden kalan tavuk ve pilav vardı. Onları çıkardım. Yanına domates ekledim. Biraz da bu sıcaklarsa soğuk soğuk meyve. Akşam bir daha da acıkmadım. Gece 21. gibi bir arkadaşa çaya uğradık. Çayın yanında çerezlerden biraz tırtıkladım. Biraz da kavun yedim. Ardından getirdiği dondurmaya dokunamadım bile. Aç olmadığım gibi adamakıllı toktum da.

Bu duyguyu tahmin edebiliyor musunuz bilmem. Hepiniz benim gibi son 10 yılını 80-90-100 aralığında geçirmediniz çünkü. Sürekli yemek yemek yemek düşüncesiyle dolaşan, önüne ne koyarlarsa itiraz etmeyen -Diyet dönemlerinde mutlaka reddeden kilo verince paşa paşa getirdiklerini yiyen- ben şimdi yemiyordum. Hem de o yiyeceklerde gözüm kalmadan. Bu kadar büyük bir dönüş nasıl olabilir? İnsan bunca yıllık geçmişini bu kadar kolay terk edebiliyorsa neden şimdiye kadar bunu yapmadım. Şimdi diyetlerden vazgeçtiğime göre bu yöntemden bir gün vazgeçmeyeceğim ne malum?

Çarşamba: Bu sabah kahvaltı saatimiz biraz daha erkendi. 8 gibi kahvaltıya oturduk. Biraz acıkmıştım. Ama tam bir acıkma olduğunu da söyleyemem. Aslında açlık hissetmezsem ekmek arasına bir şeyler koyup işe getirecek ve acıktığımda yiyecektim. Neyse bu da böyle oldu. Ozan Bey kitabında acıkarak yemek yemeyi birinci aşama olarak alıyor ve bu aşamayı tamamlamadan ikinciye geçmeyi doğru bulmuyor. “Acıkmadıysan yemeyeceksin” diyor. “Yemeye ulaşabildiğin zamanlarda bedenine acıkmayı öğreteceksin” diyor. Sanırım bu benim biraz vaktimi alacak.Keşke DKZ’ye tatilde başlasaydım. O zaman acıkana kadar bekler acıkınca rahatlıkla evde yemeğimi yerdim. Şimdi iş ortamında biraz zorluk çekeceğim gibi görünüyor.

Öğle yemeğine arkadaşlarla çıktık. Kalvaltıyı erken yaptığımızdan karnım biraz acıkmıştı. Kadınbudu köfte pirinç pilavı ve salata vardı yemekte. Pilavdan 1-2 kaşık kaldı. Diğerlerini yedim. Hatta 3 parça köfteden 2’sini yiyince de doymuştum bile. Ama ne napayım alışkanlıklar bir anda terk edilmiyor. 3. parçayı da doymama rağmen yedim. Tabii midem isyan etti. Mızmızlandı biraz. Bu kadar yenir mi diye.

Akşam 18.00 gibi acıkmaya başladım. Yarım saat bekledim gene de. Sonra bulgur pilavı, bamya yemeği ve salata yedim. Bir kaşık da çikolata attım ağzıma. 10 sularında da biraz üzüm yedim. DKZ’nin aralarda yediğim abur cubur işini ortadan kaldırması bana en büyük iyiliği oldu. Gece yatmadan önce bir dilim salam ve bir dilim ekmek yedim. Aslında aç değildim. İtiraf ediyorum. Salamı ve ekmeği beyin açlığım yüzünden yedim.

Perşembe: Bu sabah kahvaltı edemeden işe geldim. Dün geceki yediklerimden dolayı daha acıkmamıştım. Ben de saklama kabına domates, 1 adet küçük krep, 2 dilim patates (Ben patatesleri 2 cm kalınlığımda yuvarlak keserim. Onu fırına atar ızgara ayarına getiririm. 10 dakikada üstü nar gibi kızarıyor. Bir ters yüz edin 2 dakika daha pişirin. Kıtır kıtır harika bir yiyecek.) ve 1 dilim salam koydum (Bu salam da ne zaman bitecek bilmem. Geçen hafta kipa’dan 1 kgluk salam aldık. Evde benden başka yiyen yok gibi.) saat 10.30 gibi kahvaltımı yaptım. Bu kadar ayrıntılı yazıyorum. Çünkü geriye dönüp neler yediğime nasıl yediğime nasıl hissettiğime bakıp değişimi görmeye çalışıyorum.

Tartıdan uzağım bir süre daha. Pantolonlarım aynı derecede sıkmaya devam ediyor. Hayırlısı inşallah.
Ayselce - Pts 10 Eyl, 2007 10:36
Mesaj konusu:
Pınarcığım ara ara kaçırmaları da normal saymalıyız. Acıkınca yiyen, doyunca duran insanlar da böyle yapmazlar mı? Bunun ne kadar doğal olduğunu kabullenirsek o kadar çabuk yediklerimizden dolayı vicdan azabı çekmeyi bırakırız.
İyi haftalar:)
pınar - Pts 10 Eyl, 2007 10:40
Mesaj konusu:
ayselcim sen bu kadar ciddiyetle yaptığın bir işte başarıyıda yakalarsın canım benim.
sabırlı ol.kendine güven.her zaman yanındayım.sevgiler.
Ayselce - Pts 10 Eyl, 2007 10:45
Mesaj konusu:
Gün gece 23.00 sularında biraz acıktım. Küçük bir salkım üzüm yedim. Geceleri yememeye çalışıyorum. Çünkü gece yersem sabah kahvaltı saatinde daha acıkmamış oluyorum. Yemeden çıkmak da zor geliyor. O yüzden gece atıştırmalarını kaldırıyorum.

Bu sabah uyandıktan kısa bir süre sonra acıkmaya başladım. kahvaltıda peynir, domates, salatalık, ekmek ve çay vardı. Acıkarak yemek ne güzel şey.
pınar - Pts 10 Eyl, 2007 10:45
Mesaj konusu:
evet bu acıkma doyma işini beynimiz doğalmış gibi algılamıyor sanırım.senelerce
diyete alışmış olan beynimiz bu olayıda diyet gibi algılıyor bence.bilinçaltına attığımız
zaman daha başarılı oluruz kanımca.
Ayselce - Pts 10 Eyl, 2007 10:48
Mesaj konusu:
Bence de doğru düşünüyorsun Pınarcığım,
Alışmak zaman alacak, bir alıştık mı da bir daha bırakamayacağız.
pınar - Pts 10 Eyl, 2007 11:01
Mesaj konusu:
ya arkadaşlar kilolu olmak kötü bir duygu.sevmediğin kıyafetleri giyinmek zorunda
kalıyosun.giymek istediklerin 38 beden çünki.sağlık herşeyden önemli ama.bu hali
mizede binlerce şükür ama.ben 60 kilo olmak istiyorum.başaramıyacak gibi hisse
diyorum.kendime olan inancımı yitirmek üzereyim.bunlar benim beynimin bir tarafından geçenler.
diğer tarafta sen bunu başaracaksın diyor.sabırlı ol yeterki.tek savaşman gereken yağ depoların
olsun.daha çaresiz hastalıklar olmasın.sizinde beyninizden geçenler bunlar değil mi?
Ayselce - Pts 10 Eyl, 2007 11:17
Mesaj konusu:
Pınarcığım, aynen öyle, kırk tilki dolaşıyor kafamda. Bazen kendime hedef koyuyorum. Sonra hemen vazgeçiyorum. Kendimi sınırlamak ya da hırslandırmak istemiyorum. Çünkü hırslanırsam diyete doğru bir kaçış olabilir. Biz kendimizi DKZ'ye odaklayalım. 3 ay sonra 5 kilo vereceğim, 6 ay sonra 15 kilo gitmiş olmalı gibi şeylerden uzak dur. Sen SADECE MİDENİN SESİNİ DİNLE. o sana doğru yolu gösterecektir.
tubikkos - Pts 10 Eyl, 2007 11:22
Mesaj konusu:
pınarcım çekicem kulaklarını ama Smile arkadasım moral düşmüş yineee..Hadi ama sen bu işi gayet de güzel başarıyorsun bi kere öyle deme.Sadece sakin ol ve yapamayacağını düşündüğünde istediğin kiloya geldiğinde alacağın iltifatları hayal et Smile o zaman herşey normale döner . ayrıca biz ne güne duruyoruz burda her zaman yanındayım unutma Very Happy
pınar - Pts 10 Eyl, 2007 11:34
Mesaj konusu:
canım tubicim zaten beynimin olumlu tarafını dinlemeye çalışıyorum.yoksa
çoktan diyete başlardım.2 gün sonrada vazgeçerdim...:)canım sizler olmasanız zaten
motivasyonumuda yitirirdim.şu çizelgeginin ibresini indirmek istiyorum artık.
pınar - Pts 10 Eyl, 2007 11:37
Mesaj konusu:
aysel vazgeçmeyelim canım.biz bunu başaracağız.zaman sadece birazcık zaman.
bıcır - Pts 10 Eyl, 2007 12:06
Mesaj konusu:
evet pınarcım zaman herşeyin ilacı ve bak ayselceye beyninde bütüo olayı halletmiş kendinden emin duruyor artık, belki onunda bizim gibi gel gitleri vardır ama hemencecik toparlandığı çok açık tebrik ederim ayselcim dilerim hep bu kararlılıkla ilerilersin. bu arada dadaa nın resmini bende gördüm gerçekten harikaydı motivasyonum düştü diyenlere güzel bir moral, bakıp bakıp toparlanırız artık.
Ayselce - Pts 10 Eyl, 2007 15:28
Mesaj konusu:
Pınarcığım, ibre er ya da geç düşecek. Başka şansı yok. Önemli olan o ibreyi düştükten sonra bir daha çıkarmamak. Benim -ve daha birçoklarımızın- en büyük üzüntüsü verip verip almaktı. Artık bir kere kilo vereceğiz ve bu sistemle gidersek bir daha da almayacağız. Kendine güven canım
Ayselce - Pts 10 Eyl, 2007 15:35
Mesaj konusu:
Bıcır, inşallah böyle devam ederiz. Ne zaman sıkışırsanız yazın. Ben öyle yapacağım. Daha işin çok başındayız. Gel gitlerimiz, zaman zaman küçük kaçamaklarımız, acıkmadan yemelerimiz de olacak. Ama asla vazgeçmeyeceğiz.
Nescafe - Pts 10 Eyl, 2007 16:59
Mesaj konusu:
ya kızlarrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr malum gündeyim canım acaip gofret istio 2 gündür gofrete dadandım durdurun beniiiiiiiiiiii
beyaz gül - Pts 10 Eyl, 2007 17:12
Mesaj konusu:
nescafe bitter çıkolata tavsiye ederim bi yerde okumuştum en masum tatlı oymuş arada onu ağzına at belki tatlı krizine iyi gelir benim durup dururken tatlı krizim tutarda kolay gelsin
beyaz gül - Pts 10 Eyl, 2007 21:37
Mesaj konusu:
nescafe krizin ne durumda biraz duruldumu
pınar - Pts 10 Eyl, 2007 22:31
Mesaj konusu:
cnescafe canım yanlış anlama sağlık problemin neden dkz ye uymanı engelliyor.
Ayselce - Sal 11 Eyl, 2007 01:00
Mesaj konusu:
Nescafe, zaman zaman hepimizin tatlı krizleri oluyor. Önemli olan o gofretleri 3 tane olsun 5 tane olsun yedikten sonra ne de olsa diyetim bozuldu koyver gitsin dememek. Kendini kısıtlamaya çalıştıkça bedenin sana karşı gelecek tatlı da tatlı diye tutturacak. O yüzden gofretleri ye. Yediğin için de vicdan azabı çekme. ihtiyacın var ki yiyorsun.
Nescafe - Sal 11 Eyl, 2007 11:56
Mesaj konusu:
beyazgül canım evet bugün durdu tabi daha sonra istemezse ya aslında nescafe içince tatlı krizi yaşamıyorum ama oda sivilce yapıyor malesef

pınarcım şöyleki DKZ de acıkınca yiyorsun ya bense 4 saat acıkmadığım zamanlar oluyor hipotansiyonum var 2 3 saatte bir bişeyler yemem lazım. 2. neden ise kilolar yüzünden ciğerlerime aşırı yük biniyor ve nesef darlığı çekiyorum bu yüzden en az 10 kiloyu hızlı vermem lazım. hızlı derken ki kastım 2 ayda falan ama DKZ ile ancak 4 5 ayı bulur buyüzden yapamıyorum

Ayselce haklısın canım eskiden nasılsa bozdum diyip Allah ne verdiyse götürürdüm ama dün pasta vardı gofret yedim diye pastadan bi lokmacık aldım hepsi o normalde olsa 2 dilimi silip süpürürdüm Smile
pınar - Sal 11 Eyl, 2007 12:11
Mesaj konusu:
canım geçmiş olsun.katı bir diyet yapmıyosun sanırım.yapma zaten.dengeleyerek
beslenebilirsin.
Nescafe - Sal 11 Eyl, 2007 12:14
Mesaj konusu:
yapmıyorum pınarcım daha önce diyetisyene gitmiştim onun verdiği listeye uymaya çalışıyorum Smile
Ayselce - Sal 11 Eyl, 2007 12:28
Mesaj konusu:
Nescafe, geçmiş olsun canım(BU arada neskafeye bayılırım. hele hele sütlü olursa:)),

Sağlık her şeyden önemli. Ben 2004 yılında şişmanlık yüzünden çeşitli sağlık problemleri yaşadım. Hızla kilo aldığım bir dönemdi. 50 beden pantolonlarım vardı ama ben 52 bedene bile zor sığıcak gibiydim. Gene de inat ettim 50 beden giyeceğim diye. Hani düşünüyorum ki eğer 52 beden almazsam kilo almayı da mecburen durdururum. Ama pantolonlarım çok dar olduğu için yeterli nefesalamamışım. Bu da kalp ritmi bozukluğu yaptı bir süre. 3-4 kilo verip 52 beden giymeye başlayınca da geçti. Şimdi düşünüyorum da ne kadar da cahilce davranmışım. Artık en önemlisi sağlığım. Sağlık için ne gerekiyorsa onu yapmaya çalışıyorum.

Umarım bir an önce kilo verip sağlığına kavuşursun

Aslında çok fazla kilon da yok senin
Nescafe - Sal 11 Eyl, 2007 16:23
Mesaj konusu:
canım astım benimle ömür boyu gelicek ona alıştım ama işte nekadar kilo verirsem okadar rahat çıkıyorum merdivenleri. hipotansiyonumda katı diyetler yapıp vucudumu bozmam sonucu ortaya çıktı..
fazla kilom yok ama boyum 156 falan buyüzden çok gibi duruyor
http://www.diyetkardesligi.com